Bozacada Notları- gecikmeli

Bozcaada'yı hep merak etmişimdir demiştim blogta daha önce,... Tatil kısa olunca mesafeyide çok uzun tutmayalım dedik ve bu şirincik adaya doğru yola çıktık. Akşamdan çantayı hazırlayınca Roxy durumu çaktı -bunlarda bir hareketlilik var nasılsa, bir yere gidiliyo kesin diye düşündü oğluşum heralde...
O akşam hep adımlarımı takip etti evin içinde. Ne zaman bi kıpırtı olsa aniden kapıya doğru koştu '' hadi beraber gidelim'' der gibi... Aman o haliyle bir de gelmeye hevesleniyo, zaten artık onu arabaya almaktan korkar oldum,.. ne zaman bir yere götürsem ya arabaya kusmuk atıyo yada iner inmez olduğu yere çıkarıyor. Ben taa oralara kadar Roxyi götürmeye göze alamazken o kadar çok insan gördümki köpeğiyle birlikte araba yolculuğu yapan. Hem feribotta hemde adada. Özelliklede goldenlar başı çekiyordu, arada minik köpeklerde vardı...
             Genel anlamda güzel, şirin ve nezih gidilesi bir yer Bozcada. Gerçi zaman kısıtlı olduğundan karış karış gezme hevesim yarıda kaldı. Bayram tatilini fırsat bilerek gelen çok insan vardı, kalabalıktı. Hatta nerdeyse otel, pansiyon hepsi tıka basa dolmuştu.
İşte acele acele çektiğim fotoğraflar ve hikayeleri...

feribot beklerken:

Adada böyle eski postallara çiçek dikmek gibi bir gelenek hakim:)

herhangi bi sokaktan herhangi bi kare;

bunlarda Talay marka şaraplar, bi kaç şarap almak için bile epey bekliyorsunuz, ama tadınca beklenen süre pek önemsenmiyor:

Bu fotoğrafı sabah yedide çektim, ben gözlerimi ovuştururken kızın teki deniz kenarındaki bankı mesken tutmuş çoktan, ne düşünüyosa artık kendileri pek bi efkarlı gözüktü ordan bana;