İki günlük kısacık bir tatil yapalım dedik fırsat bu fırsat, Roxyde annemlere emanet...Tabii benim gözüm arkada değil, bizde oda herkes onu çok sevdiği için gayet memnunuz halimizden, bilmediğim yerlere bırakıp gidemem zaten... Her zaman beraber ziyaret ediyoruz ailemizi, yani eve ve ortama alışık... Yinede iki gündür günde on beş defa telefonlaşıyoruz bizimkilerle, etrafı kolaçan ediyorum ben. Roxy napıyo,keyfi nasıl, mamasını yedimi, uyudumu, işedimi, sıçtımı derkennnn..., Akşam dönüşte koşa koşa bizimkilerin yanına gidiyorum. Roxyim burnumda tütüyor, beni görünce delirecek kesin derken, aaaaa o da ne? Bizimki küsmüş bana, bi iki elimi kokladı o kadar, yüzüme bile bakmıyoo eşek kafa... Herkesin üstüne atlıyo, oyunlar yapıyo, bana gelince kafa çeviriyo, sanırsınki nispet yapıyo bak sen beni bıraktın bende tınlamıyorum seni der gibi... Hayır unutmuş mu beni anlamadımki? Adama bak bi dediğini iki etmedik, büyüttük ettik yedi yaşına getirdik bıyığını bitirdik beyefendinin. Onun bana yaptığı karşılamaya bak. Naptııık be sanki iki gün tatile gittik senide misler gibi bir yere bıraktık.. Ben tabii şok moral sıfırrr... Yok yok şımarmış bu çok. Neyse eve gelince senmisin bana küsen bi sırtüstü yatırdım eşek kafayı bi sevdim, sarıldım, bi oyunlar oynadık. Sonra bi kendine geldi, neyseki barıştık hemen şimdi peşimden ayrılmıyo deli (:
Bundan sonraki konumuz belli oldu;
Köpekler sahiplerinden ayrıldıklarında terkedilme korkusuyla yaşarlarmı??
Hemen öncesinde arkası yarın gelicek Bozcada anekdotlarım var.
Malum yol yorgunluğunu atamadım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder